ARAÇ KİRALAMA VE SATIN ALMA ARASINDAKİ FARKLAR

Foto

ARAÇ KİRALAMA VE SATIN ALMA ARASINDAKİ FARKLAR

Tüm şirketler için en az bir kez masaya yatırılmış bir ikilem: Araç kiralamak mı araç satın almak mı daha karlı? Bu sorunun ne yazık ki tek bir cevabı yok ve bizi sorunun asıl cevabına bizi götüren şey şirketlerin ihtiyaçları ve imkanları oluyor. İmkanlar ve ihtiyaçlar dahilinde bir yol haritası çizmek için, araç kiralama ile satın alma arasındaki 4 temel farka hızlıca göz atın! 

Bir Ömür Boyu Değil Bir “Dönem” Boyu 

Arabanıza yalnızca dönemsel olarak ihtiyaç duyacaksanız, uzun dönem araç kiralama sizin için en uygun yöntem olacaktır. Tıpkı hayat dinamikleri gibi iş dinamikleri de hızla değişebilir, önceden ihtiyacınız olan araç modeli ya da sayısı bir süre sonra fazla ya da az gelebilir. Uzun dönem araç kiralama size araç sahibi olmaktan çok daha esnek bir alan sağlar. Böylece herhangi bir alım-satım işlemiyle uğraşmadan, ihtiyaçlarınız dahilinde arabalarınızı revize edebilir ve maliyetinizi düşürebilirsiniz. Böylece daha kreatif yatırımlara yönelebilir ve yatırımlarınızla ilgili daha proaktif davranabilirsiniz.

Arabanızla Aranız Nasıl?

Seçeceğiniz araba modeli kadar ona nasıl davrandığınız da önemli… Aracınızı ne kadar sıklıkla kullanacaksınız, seyahatleriniz kısa süreli mi olacak yoksa sık sık şehir dışı seyahatler mi gerçekleştireceksiniz? Ve en önemlisi aracı ya da araçları kim kullanacak… Bunlar ihtiyaç duyduğunuz aracı kiralamalı mısınız yoksa satın mı almalısınız ikileminin asıl anahtarları. Çünkü satın aldığınız aracın kullanım şekli size negatif şekilde döner ve satışta zorlanma şansınız yüksektir. Diğer yandan uzun dönem araç kiralamada herhangi bir kaza yaşamadıkça bu gibi problemleriniz olmaz. Çünkü size tahsis edilen araçlar tamamen ihtiyaçlarınıza yönelik seçilir ve araçlarla birlikte sağlanan araç takip sistemleri sayesinde; anlık olarak aracınızı takip edebilir, yakıt tüketimi ya da sürücü hatalarıyla ilgili aksiyon alabilirsiniz. Satın aldığınız araçlar için bu sistemi kendiniz kurmanız gerekir ve farklı araçlar arası uyum yakalamak zordur.

Çabuk Sıkılanlardan mısınız?

İhtiyacınız olan araçları satın aldınız ve artık kendi filonuza sahipsiniz. Ancak birkaç ay sonra işinizle ilgili beklenmedik bir değişiklik yaşadınız. Filonuzu küçültmeniz gerekti ya da daha farklı tipte araçlara ihtiyaç duymaya başladınız. Ancak uzun dönem araç kiralama yapmış olsaydınız, temsilcinizle bu gibi senaryoları önceden konuşarak, esnek bir sözleşme oluşturma şansınız olacaktı. Böylece filonuzu dilediğiniz gibi değiştirebilecek ya da güncelleyebilecektiniz. Örneğin, yeni bir müşteriyle anlaştınız ve görüşmeleriniz için daha şık bir arabaya ihtiyaç duydunuz ya da artık çalışanlarınızdan bazılarının sık sık şehir dışına çıkması gerekiyor. Filo kiralama işte tam da bu gibi durumlarda sizi ekstra maliyetten kurtararak ihtiyaçlarınıza geçici değil kalıcı çözümler sunuyor.

Nakit Durumunuz Yeterli mi? 

İşletmeniz henüz kurulma aşamasındaysa ya da çok taze bir işletme ise sermayenizin büyük bir kısmını araç satın alımına harcamanız yakın dönemde sizi özellikle nakit anlamında zora sokabilir. Üstelik bu harcamalarınız elbette ki araç fiyatlarıyla sınırlı kalmayacak; vergiler, sigorta giderleri, kayıt giderleri derken evdeki hesabın çarşıya uyması pek de mümkün görünmüyor. Uzun dönem araç kiralama tarafına gelirsek, karşımıza çok daha pozitif ve planlı bir portre çıkıyor. Her şeyden önce, araç kiralarken ödediğiniz bedel önceden belli ve muhtemel tüm giderler bu ödemenin içine dahil. Yani herhangi bir sürprizle karşılaşmanız pek olası değil. İkinci ve en güzel haber ise bu harcamaları vergiden düşebiliyor olmanız. Böylece nakdiniz cebinize kalacak ve çok daha rahat bir ödeme planıyla, opsiyonel bir filo sahibi olmanız mümkün hale gelecek.